gözledimse gözledim ışığını
soluğumla can verdiğim buğuların yolunu gözleyen parmak ucu   dokunuşlarıyla iz bıraktığı camlar   gülen yüz, şimşek, güneş yok   korkak yağmur damlaları gezinir üzerimde ben güneş nedir bilmiyorum   olmayan şeyleri olanlarla değiştirmek gibi bir durum da yok   ancak bazı imkansız ihtimaller üzerine düşünüp   kendine gülmek gerek   ve camlar kırılsın   işte parçalar işte kayıp süpürge uçları işte gururla bakabilirsin eserine   yine de tüm parmaklar kırgın özellikle uçları kırgın   çok çok çok kırgın   bazı keskinlikler batmaz ama varlığıyla can yakar     tüm çizgilerin ardında durmak   çamur kaplı yollara girmemek için uçurum yolunu tercih etmek gibi bir şey   fakat ben üzerine gidemem sen it beni   elimi tutamayacaksan bile bu ihtimali bileyim   sonra düşeceksem de düşeyim     başından sonuna ilerleyen dünyada   sen güneşin en sarı tonu   hangi bakışların mesafesinde koşmak ve yorulmak istedin   nereden geliyorsun ve nereye gideceksin bilmek isterim